Muinar

Kim kimin hayatini yasiyor belli mi bu, adaletiniz adalet olsa yapacagimi bilirdim ya, neyse... Hepinize sahte kimlik davasi acardim, düserdiniz topluca iceri, yeterince iyi olsan anlardin ne söyledigimi, yasadigi hayata inanarak benim diyebilecek kac kisi cikar aranizdan acabaMuinar, kendisine ses verdigi Elime sayesinde, baska zamanlarda baska baska insanlarin hikayelerini dillendiren bir ruh, bir ic ses. Dayak yiyenler, hor görülenler, köleler, tanrilara kurban edilenler kimler yok ki ses verdigi bu insanlar arasinda. Ancak ortak noktalari, elbette hepsinin birer kadin olmasi...Bunu yankilarcasina iki büyük derdi var Muinarin insanin dogaya, erkegin kadina hükmetmesi... Ya da daha genel anlamda iktidar üzerine kurulu iliskiler... Kim bilir, tarihin derinlerine inerek bu iki izlegi gün yüzüne cikaran Muinar, binlerce yildir süregiden bir kültürü alasagi etmeye kararli mi kararli, yerkürenin ölmeye pek niyeti olmayan disil ruhudur belki de. Kimi zaman agzi bozuk, kimi zaman dedigim dedik ve hayli ters. Gelgelelim alabildigine sevgi dolu, duyarli ve canli...Bir nesir siir, kisa, parcali öykülerle örülen cetin bir anlati ya da disil dilin hakim oldugu ekofeminist bir roman olarak da okunabilen Muinarilk olarak 2006da yayimlanmisti. Latife Tekin, yüzyillardir kabul edegeldigimiz tabulari hedefe aldigi bu benzersiz metinde, gerek insanlar gerekse dogayla iliskimizin hükmetmeyi degil uyumu esas almasi gerektigini gösteriyor.